
Ladik, Samsun ilinin bir ilçesi.
2000 nüfus sayımına göre merkez ilçe nüfusu 9086, ilçe genel nüfusu ise 21.997'dir. İlçe genelinde ekonomik hayat, tarım ve hayvancılık dan mürekkeptir. Yörede dışarı göç olması nedeniyle ilçenin toplam nüfusu azalmaktadır, köylerde genç iş gücü çok azalmıştır.
Tarih
VI.Mithradates Eupator (M.Ö. 120-63) tarafından kraliçe “Laodike” adına kurulmuş ve kente “Laodikeia” (Laodike adına kurulmuş kent) adı verilmiştir.
Sırasıyla Mithradat Krallığı'nın, Romalıların, Doğu Roma'nın, Danişmentliler'in, Anadolu Selçukluları'nın, İlhanlılar'ın, Eretne Beyliği'nin, Kadı Burhanettin Beyliği'nin ve Osmanlıların elinde kalan Ladik 1926'da Samsun'a bağlanmadan Osmanlı'nın son dönemlerinde Sivas Vilayeti Amasya Sancağı'nın bir kazası ve 1923-1926 arasında Amasya'nın ilçesiydi.
Coğrafi Konumu ve İklimi
İlçe 36 (doğu) boylam, 41 (kuzey) enlem dereceleri arasında yer alır. İlçenin yüzölçümü 575 km2 olup, km² başına ortalama 38 kişi düşer. Rakımı 950 metredir. Yerleşkesi Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde kuruludur.
İlçede genel olarak karadeniz iklimi görülmekle birlikte, karasal iklim de nispeten hüküm sürmekte olduğundan, kışlar uzun ve sert, yazlar ise serin geçmektedir.
Ekonomi
Ladik ilçesin ekonomik yapısı 4 kısımdan oluşmaktadır.
1) Tarım
1. Lâdik’in Tarımsal Potansiyeli
İlçenin en önemli geçim kaynağıdır. Tarım alet-ekipmanlarının fiyatlarının yüksek, buna karşılık ilçe çiftçisinin gelir düzeyinin düşük olması ve ferdi hareket edilmesinden dolayı günümüz tarım teknolojisinin gerisinde kalınmıştır. Yaz ve kış mevsimlerinde de yağışlı geçen iklimi, çeşitli ürünlerin yetiştirilmesine olanak sağlamaktadır. Ancak, çiftçilerin sahip oldukları tarım arazilerinin meyilli, çok parçalı ve kıraç oluşu; bunların yanında tohumluk, toprak işleme gibi girdilerin yüksek oluşu üretimi olumsuz yönde etkilemektedir. Tarlaların sulanması işlemini çiftçiler, kendi imkânlarıyla akarsular üzerine yaptıkları kanallarla sınırlı olarak yapılabilmektedir. Sadece Ahmetsaray Köyü'nde Tarımsal Kalkınma Kooperatifine ait bir sulama göleti bulunmaktadır.
Lâdik’te başta tahıl ürünleri olmak üzere sebze ve meyve üretimi yapılmaktadır. Üretilen tarım ürünleri aşağıda sıralanmıştır.
Tahıl Ürünleri: Buğday, arpa, yulaf
Baklagiller : Fasulye, nohut
Sanayi Bitkileri: Şeker pancarı, misir, ayçiçeği
Yem Bitkisi : Fiğ, yonca (Üçgül)
Sebzeler : Lahana, soğan, pırasa, domates, kabak, fasulye, biber,salatalık, maydonoz, marul vb.
Meyveler: Elma, armut, erik, ayva, vişne, kiraz, şeftali, ve ceviz.
2) Hayvancılık
İlçenin coğrafi konumundan dolayı eğimli arazilerin geniş yer kaplaması, iklimsel faktörlerin bitkisel üretimi sınırlarken bu alanların çayır, mera, otlak olarak kullanılmasına olanak vermesi nedenleriyle koyunculuk ve sığır besiciliği önemli bir geçim kaynağı durumuna gelmiştir.
Küçükbaş hayvan yetiştiricileri yaz aylarında sürülerini yaylalara çıkarırlar. Yaz boyunca burada kalırlar.
Bireysel olarak kaz, ördek, tavuk ve hindi gibi kümes hayvanları beslenildiği gibi ilçede bu alanda faaliyet gösteren bir işletme de bulunmaktadır.
İlçe merkezinde ve hemen hemen bütün köylerinde modern anlamda arıcılık yapılmaktadır.Akdağ’da bulunan kekik otu ve Lâdik Ovasında yetişen üçgül (yonca) Lâdik balına ayrı bir lezzet katar. “Akdağ balı” adıyla yurt içine ve yurt dışına satışı yapılır.
3) Sanayi 1. Lâdik’teki Sanayileşmenin Genel Durumu İlçedeki Çimento Fabrikası dışındaki sanayi yatırımlarının hepsi KOBİ yatırımıdır. Bu işletmeler, Lâdik’in Samsun girişinde kurulan Küçük Sanayi Sitesi bünyesinde bir araya getirilmiştir. Sitede makine imalatı ( toprak işleme makineleri ), tekstil sanayi, gıda sanayi, yem sanayi, deterjan sanayi, ağaç işleri ve otomobil sanayisi ( oto kaporta boya,oto lastik balans ), plastik sanayi gibi birçok alanda faaliyet gösteren sanayi kuruluşları vardır.Lâdik Küçük Sanayi Sitesi , 1990 yılında tamamlanarak 21 m2’lik kapalı alanda 100 adet işyeri ile faaliyete geçmiştir..
Ancak ekonomik kriz nedeniyle bu iş yerlerinin sadece 40’ ı çalışır durumdadır. Bunların da çoğu tamirhaneye dönüştürülmüştür. 2. Lâdik’teki Sanayi Örgütlenmesi ve Sanayi Tesisleri
Lâdik Tekstil ve Ticaret A.Ş.:1998 yılında küçük sanayi sitesinde 1500 metrekarelik kapalı bir alan üzerine kurulmuştur. 249 ortaklı ve 100 milyarlık sermayesi ile 90 kişinin istihdamına olanak sağlamaktadır. Akdağ Kimya Temizlik Ürünleri Sanayi Tic. Ltd. Şti.:2 Mayıs 1976 tarihinde ilkel usullerle üretime başlatılan kuruluş, günümüzde gelişmiş teknolojiye ayak uydurarak çamaşır suyu, çamaşır sodası, tuz ruhu, kireç çözücü, sıvı deterjan, plastik bidon ve ambalaj malzemesi üretimini sürdürmektedir. Lâdik Akdağ Su Fabrikası:Soğanlı Köyü’nde Ağustos 2002 tarihinden itibaren modern makine ve teçhizatla su üretimine başlayan fabrika, çok ortaklı olarak bölge genelinde faaliyet göstermektedir. Lâdik Çimento Fabrikası:İlçenin kuzeyinde, Akpınar Anadolu Öğretmen Lisesinin bitişiğindedir. 1983 yılından itibaren üretim yapmaktadır. Büyükkızoğlu Hidro Elektirik Santralı:Büyükkızoğlu Hidroelektrik santral, yılda 1.500.000 kWh elektrik enerjisi üretmek üzere Lâdik Kaymakamlığı Köylere Hizmet Götürme Birliğince TEÜAŞ Genel Müdürlüğünden kiralanmış, 2002 tarihinde çalışmaya başlamıştır.
El Sanatları:
Lâdik’te kilim dokumacılığı, hasır dokumacılığı, kaval yapımı, süpürge bağlama ,çorap ve kazak örücülüğü gibi el sanatları yapılmaktadır. a. Hasır Dokumacılığı, Kamışla yapılmakta olan hasır dokumacılığı, genel olarak Ladik gölü çevresinde konuşlanmış köylerde yapılmakla birlikte daha çok Bolat ve Hamit kölerinde yapılmaktadır. b. Kilim Dokumacılığı Keçi kılından dokunan ve “çöpür” adı verilen kilimler ise mesire yerlerinde çadır yapımında kullanılır. c. Kaval yapımcılığı Salur’da Seydi YERLİ tarafından yapılmaktadır. d. İç Giyim Dokumacılığı,1950’li yıllardan itibaren kilim ve çulha dokumacılığı gibi yöresel el sanatlarının yerini iç giyim dokumacılığı almıştır.Getirilen bu makinelerle evlerde atlet, fanila, pijama vb. iç giyim çamaşırları dokunulmaktadır.1970’li yıllarda 10 adet olan makine sayısı, 1980’li yıllarda 650’ye ulaştığı halde, bugün sadece 25-30 tanesi çalıştırılmaktadır.
Kültür
Türkiye'nin diğer şehir ve kasabalarında olduğu üzere genel anlamda Anadolu kültürü hakimdir. Yöre halkının özellikle yaşlılarının giyim kuşamında bu kültürün özellikleri kendini göstermektedir. Kadınlarda, başörtüsü olarak cember ve yazma ön plana çıkarken erkeklerde, kasket ve ceket, halkın yöresel kıyafetlerini yansıtmaktadır.
İlçe içerisinde ve köylerde halen ayakta duran evlerde karadeniz kültürüne has ev mimarisi (Safranbolu ve Amasya evleri) göze çarpmaktadır. Yeni yapılan evler, bu kültürel özelliği yansıtmayan betonarma evler olmakla birlikte ilçe merkezinde, kültürel mimariyi korumaya yönelik restorasyon çalışmaları yapılmaktadır.
Eğitim ve Öğretim
Okul Öncesi Eğitim:İlçede 1 anaokulu, 5 anasınıfı vardır. Bu anasınıflarından 3'ü merkezde, 2'si ise Ahmetsaray ve Şıhlı İlköğretim Okulları bünyesindedir. Toplam öğrenci sayısı 58’dir.
İlköğretim
Atatürk İlköğretim Okulu: İlk olarak 1938 yılında "Merkez İlkokulu" olarak açılmışken, 1981 yılında "Atatürk İlkokulu" ve 1992'de de "Atatürk İlköğretim Okulu" adını almıştır. Öğrenci sayısı 1036'dır. 100. Yıl İlköğretim Okulu: İlçenin ilk erkek mektebi olarak bilinen okulun ne zaman açıldığı bilinmemektedir. 1943 depreminde yıkılmış, 1945 yılında yeniden yaptırılmıştır. 1965 yılından 1981 yılına kadar "Akdağ İlkokulu", 1981'de "100. Yıl İlkokulu", 1997-1998 öğretim yılında ise "100. Yıl İlköğretim Okulu" adını almıştır. 406 öğrencisi ile ikili öğretim yapmaktadır. Tayyar Mehmet Paşa İlköğretim Okulu: 289 öğrenci ile ikili öğretim yapmaktadır.
Ortaöğretim
Lâdik Akpınar Anadolu Öğretmen Lisesi: 1940 yılında "Köy Enstitüsü" olarak açılmıştır. 1953-54 Öğretim Yılında "Köy Enstitüsü" statüsü sona erdirilerek "İlk Öğretmen Okulu" yapılmış. 2001-2002 öğretim döneminde, verdiği mezun sayısı 738'dir. 380 kapasiteli erkek yatılı bir okul olup, Okula en fazla öğrenci gönderen iller Amasya, Çorum, Ordu ve Samsun'dur (Yatılı öğrencilerin yanı sıra gündüzlü öğrencileri de bulunmaktadır.) 2002 yılında Anadolu Öğretmen Liseleri arasında yapılan bilgi ve kültür yarışmasında "Türkiye Birincisi" olmuştur. Kuruluşundan itibaren 4000'i aşkın öğretmen ile pek çok yazar, ressam, müzisyen politikacı, bilim adamı ve ordu mensubunu yetiştirmiştir. II. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü ve Cumhurbaşkanı Celal Bayar tarafından ziyaret edilmiştir.
Lâdik Çok Programlı Lisesi: 1951'de ortaokul olarak eğitim-öğretime başlamış, 1973 yılında ise lise kısmı hizmete girmiştir. 544 öğrencisine genel lise, elektrik ve muhasebe bölümlerinde eğitim-öğretim vermektedir.
Lâdik İmam-Hatip Lisesi: 1977-1978 Öğretim yılında, ilçe müftülüğünün binasında eğitim ve öğretim vermiştir. Şu an kendi binasında eğitim ve öğretime devam etmektedir.
Sağlık Meslek Lisesi: 17 öğrenciden oluşan tek sınıfıyla faaliyetini sürdürmektedir.
Spor
İlçede, yayla şenlikleri esnasında, yağlı güreş, yamaç paraşütü, delta kanat, çim kayağı, rüzgâr sörfü, yelken ve binicilik gibi sportif faaliyetler sergilenmektedir. Futbol sahası, kapalı spor salonu ve kapalı yüzme havuzu vardır.
Ladik Gölü'nde, optimist, Finn, Laser türü yelkenlilerle yelken sporu yapılabilmektedir.
İlçe'nin tarihinde yetişmiş en ünlü sporcu Şifo Mehmet olarak bilinen Mehmet Özdilek'dir. Ladikspor futbol takımının, Türk futboluna ve Türkiye A Milli Futbol takımına kazandırmış olduğu son derece değerli bir futbolcudur.
Turizm
1-KAPLICA HAMAMAYAĞI KAPLICALARI İlçenin en önemli turizm alanı olan Hamamayağı Kaplıcası suyu ve piknik alanları ve dinlenme tesisleri ile güzide bir mekandır. İlçeye uzaklığı 10 km. mesafede bulunan kaplıcanın suyu, içerdiği mineraller bakımından Dünyanın ünlü kaplıcaları arasında yer almaktadır. 37o lik ısıya sahip olan kaplıca suyunun vücut ısısına eşit olup, müzmin romatizma, nevralji, nevrite gibi cilt hastalıklarını iyileştirici özelliği yanında sinir ve kas yorgunluğu, eklem kireçlenmesi, sinirsel hastalıklar ve ameliyat sonrası yorgunluklar gibi daha bir çok hastalıklara da olumlu etkileri bulunmaktadır.
Kaplıca suyunun özellikleri:
Litrede gram olarak: 1-Sodyum klorür (NaCI) 0.0197 2-Sodyum bikarbonat (NaHC3) 0.0647 3-Sodyum sulfat (Na2S4) 0.0206 4-Potasyum nitrat (KNO3) 0.0010 5-Kalsiyum bikarbonat (Ca(HCO3)2) 0.2021 6-Magnezyum bikarbonat (Mg(CO3H)2) 0.1615 7-Demir bikarbonat (Fe(HCO3)2) 0.0091 8-Aliminyum sulfat (Al2(SO4)3) 0.0100 9-Meta silis asidi (H2SİO3) 0.2959 10-Serbest karbon asidi (CO2) 0.1540 Toplam 0.6668
Bu suda ayrıca gaz halinde Manganez, Fosfat ve Lihium iyonları bulunmaktadır. Evliya Çelebi’nin Seyahatname isimli eserinde de bahsedilen Hamamayağı Kaplıcasının tarihi çok eski yıllara dayanmakta olup, tesisin bu günki hali ile içerisinde iki adet büyük havuz ve iki adette küçük havuz bulunmaktadır. Kaplıca tesisleri yılın her döneminde çevre il ve ilçelerin akınına uğraması nedeniyle önemli bir turizm potansiyeline sahiptir. Ladik Belediyesi tarafından işletilmekte olan tesislerde gelen turistlere her türlü turizm hizmeti verilmektedir.
Tesisler için Turizm Bakanlığı Yatırımlar Genel Müdürlüğünden alınan 25 Milyar TL. ödenek ve Belediye imkânları ile 2001-2002 yıllarında;Ek sıcak su sondajı, Park ve Bahçe Düzenleme çalışması ve Kafeterya ve Apart binaları yapılmıştır.
Tesis şu an itibariyle iki kişilik 26 odada 52 yatak kapaseli olup, ayrıca 3 ailelik dublex tip konaklama tesisi mevcuttur. Tesisimiz kalöriferli olup yılın 12 ayında konaklama imkânı bulunmuktadır.Turist vatandaşların her türlü hizmetleri karşılanmaktır.
Tesisin piknik alanında 20 ailelik piknik çadırı, kafeterya, sıcak suyu akan açık mutfak ve çocuk oyun alanları ve voleybol sahası mevcut olup, alanda günlük 1000 kişi piknik yapabilmektedir. İki adet etrafı çevrili 100’er araç kapasiteli güvenli oto park bulunmaktadır.
Hamamayağı Tesisleri : (0362) 782 00 01 - (0362) 782 00 02 Belediye Başkanlığı Santral : (0362) 771 30 30 - (0362) 771 30 21 Faks: (0362) 771 22 11
2-DOĞAL SİT ALANLARI
A-LÂDİK GÖLÜ
Ladik Gölü, ilçenin 12 km doğusunda bulunan ve 870 hektarlık alana sahip olan göl, barındırdığı balıkların yanı sıra üzerinde yüzen adacıkları (Torf madeni) ile son derece ilgi çekici bir doğal sit alanıdır.Tabiî güzelliği, etrafının ağaçlarla çevrili olması, insanı dinlendiren temiz havası ile ilçenin önemli bir mesire yeri olmuştur. Başta turna balığı, tatlı su levreği olmak üzere tahta balığı, sazan, kızılkanat gibi lezzetli balık türlerini barındırması balıkçılıkla ilgilenen kişileri ilçeye çekmektedir. Üzerinde yüzen ot köklerinden oluşan adacıkları, barındırdığı birçok kuş türlerinin yuva yaparak üremelerine imkân vermektedir. Kurulacak gözleme kuleleri ile bu hayvanları izlemek mümkün olacaktır.Burada su kayağı, sörf, yelkenli yarışı gibi sportif faaliyetleri yapmak da mümkündür.Bu özellikleriyle göl, ilçe turizmine hizmet etmektedir.
B- 19 MAYIS GÖLETİ Doğal sit alanı olmadığı halde etrafındaki çam ağaçları; temiz içme suyu, havası ve manzarası ile insanları cezbeden 19 Mayıs Göleti de ilçenin göl turizmine hizmet etmektedir.Piknik yapmaya uygun olarak düzenlenmiş mesire yeri ve yürüyüş alanı vardır. Ayrıca, gölette aynalı ve kambur sazan gibi çeşitli balıkların bulunması amatör balıkçıları buraya çekmektedir.
C- AKDAĞ KIŞ SPORLARI ve KAYAK MERKEZİ İlçeye 7 km. mesafede bulunan “Akdağ” Dağının zirvesinde 1788 rakımlı “Uzunyazı Tepe” ile 1404 rakımlı “Yemişen Tepe” arasında kurulacak olan “Akdağ Kış Sporları ve Kayak Merkezi” arazi yapısı itibariyle çok uzun kayak pist alanlarına sahip olup, olimpik kayak alanlarına kıyasla daha elverişli konum sahiptir. Ayrıca bu alanın doğal çimle kaplı oluşu, burada yaz aylarında çim kayağının yapılmasına imkân sağlamakta ve 5 yıldan bu yana her yıl yapılagelen Yayla Şenliklerinde de çim kayağı yarışmaları düzenlenmektedir.
Kayak alanının İlçe merkezine yakın oluşu ve yolunun şimdilik stablize olup, her türlü araçla ulaşım imkânının bulunması, barınma, konaklama ve diğer ihtiyaçların karşılanmasına imkân vermektedir.
İl Özel İdare Bütçesi yatırım programına alınan kayak merkezinin hizmet binalarının yollarının ve Telesiyej gibi alt yapıların tamamlanması ile faaliyete geçecek olan “Akdağ Kış Sporları ve Kayak Merkezi” İlçemize ve Ülkemiz ekonomisine büyük katkı sağlayacaktır.
D- BÜYÜKKIZOĞLU ŞELALESİ VE GÖLÜ Büyükkızoğlu Köyü’nden yaylaya doğru 3 km. gidildiğinde ormanlık alan içerisinde bulunan muhteşem görünümlü şelale ve ulu ağaçlarla çevrili doğal göl gerçekten görülmeye değer mekanlardan olup, triking alanı olarak da son derece elverişlidir.
Göl çevresi piknik alanı için çok müsaittir. Şelale suyunun kaynağı Akdağ’dan kaynaklanması nedeniyle çok soğuk ve temiz olması bakımından Alabalık yetiştiriciliği için son derece elverişli bir yapıya sahiptir.
Anadolu velîlerinden. On sekizinci asırda Anadolu'da Rufâî tarîkatının temsilcisi bir rehberdir. Türbesi Samsun ili Ladik ilçesindedir.
E- SEYYİD AHMED-İ KEBÎR ER-RUFÂÎ HAZRETLERİ Seyyid Ahmed-i Kebîr, evliyânın meşhurlarından ve Rufâî tarîkatının kurucusu olan Seyyid Ahmed Rufâî hazretlerinin torunlarından veya talebelerindendir. Onunla karıştırılmaması için kendisine Kûçek (Küçük) denilmiştir. Ancak Seyyid Ahmed-i Kebîr Rufâî şeklinde tanınmıştır.
Yedi yaşındayken babası vefât etti.Dayısı Mensûr Betâihî onu himâyesine aldı. Yakın alâka gösterip meşhûr âlimlerden ders aldırıp, iyi bir ilim tahsîli yaptırdı. Yedi yaşında Kur'ân-ı kerîmi ezberledi. Hocalarından Abdülmelik Harnûtî ona şöyle vasiyet etmiştir: "Ey Ahmed! Başkalarına iltifât edip gezen, hedefine varamaz ve hakîkate kavuşamaz. Şüphelerden kurtulmayanın, dünyâ düşüncelerinin ve nefsinin arzuları peşinde olanın, felâha, kurtuluşa kavuşması düşünülemez. Bir kimse kendi kusûrunu ve noksanını bilmiyorsa, onun bütün zamânı da noksan geçer." Hocasının bu nasîhatlerine iyice sarıldı. Başka bir nasîhatında da; "Hakîkî âlimleri, evliyâyı tanıyamamak çok kötü bir haldir. Tabîbin hasta olması ne kadar fenâ! Akıllı kimsenin câhil kalması ne kötüdür!" demiştir.
Zamânında âlimlerin ve velî zâtların çok bulunduğu Vâsıt şehrine gidip dayısı Ebû Bekr el-Ensârî'den ve Aliyy-ül-Karî Vâsıtî hazretlerinden ilim öğrendi. Tasavvufta yetişip yükseldi. İlimde yetişip kâmil bir velî olduktan sonra insanlara İslâmiyeti anlatıp, öğretmek ve dînin emirlerine uymalarını sağlamak için irşâd faâliyetine başladı. Bu maksatla Amasy'ya gidip yerleşti. Çok kıymetli hizmetler yapmıştır. Günümüzde türbesi pekçok kimse tarafından ziyâret edilmektedir. (1) Türk Dünyâsı Araştırmaları, Ekim-1991, sayı 74, s.143)
F- DOĞA GÜZELLİKLERİ
Ladik, coğrafi ve iklimsel özellikleri nedeniyle, bol yağış alan ve rakımı yüksek olan bir ilçedir. Bu coğrafi özellikler, eşsiz doğa güzelliklerini de beraberinde getirmektedir. Özellikle ilkbahar ve sonbahar mevsimlerinde, Ladik çevresindeki bitki örtüsünde renklerin binbir tonunu görmek mümkün.
Kış aylarında, kar'ın her tarafı kaplaması ile birlikte, karla kaplı Ladik Gölü ve Akdağ eşsiz bir mananzara sunmaktadır. Bu eşsiz manzaranın Sonbahar ve İlkbahar aylarında da çeşitli versiyonlarına tanıklık etmek mümkün. Bu yanı ile de Ladik, doğa fotoğrafçılarını cezbetmektedir.
3-ARKEOLOJİK SİT ALANLARI
a- Ladik Kalesi İlçenin güneyinde bulunan kale ve çevresinde yapılan kazı çalışmalarında kale duvarlarına, su kanallarına, Bizans ve Amisos sikkelerine, ok- mızrak gibi savaş aletleri parçalarına rastlanılmıştır. Evliya Çelebi de “Seyahatname” adlı eserinde bu kaleden bahsetmiştir.
b- Kaya Mezarları Bu mezarların hangi döneme ve kimlere ait oldukları bilinmemektedir. Başlamış Köyü sınırları içerisindedir.
c- Höyük ve Tümülüsler a. Kümbettepe: Büyükkızoğlu’nda bulunan höyük, İlk Tunç Çağı, Orta Tunç Çağı ve Demir Çağı dönemlerine aittir. b. Devşerkaya Tepesi: Aşağıgölyazı’dadır. İlk ve Orta Tunç Çağı ile Demir Çağı, Helenistik-Roma ve Geç Antik Çağı dönemlerine aittir. c. Tombultepe: Hamitköy’dedir. İlk ve Orta Tunç Çağı dönemlerine aittir. d. Kilisetepe : Cüce Köyü’ndedir. İlk ve Orta Tunç Çağı, Demir Çağı, Helenistik- Roma, Antik Çağ dönemlerine aittir. e. Köyiçi Tepesi: İlk Tunç Çağı, Demir Çağı, Helenistik-Roma, Geç Antik Çağ dönemlerine aittir. f. Kale Tepe: Karaabdal’dadır. İlk ve Orta Tunç Çağları ile Demir Çağı dönemine aittir. g. Kurbanhöyük: Kabacagöz’dedir. İlk Tunç Çağı dönemine aittir. h. Dobaklı tepe: Kıranboğaz’dadır. İlk Tunç Çağı’na aittir. ı. Destemen Tepesi: Yukarıgölyazı’dadır. İlk Tunç Çağı’na aittir. i. Yüktepe: Salur’dadır. İlk ve Orta Tunç Çağıları, Demir Çağı, Helenistik-Roma, Geç Antik Çağ dönemlerine aittir. j. Dedealtı Tepesi: Başlamış’tadır. İlk ve Orta Tunç Çağları dönemlerine aittir. k. Ağcı Tepe: Hasırcı’dadır. Kalkolitik Çağ dönemine aittir. l. Kilisecik Tepesi: Sarıgazel’dedir. İlk Tunç Çağı dönemine aittir. m. Dökmetepe Tümülüsü: Alayurt Köyündedir.
4-YAYLALAR
a. Lâdik Yaylası Yolu asfalt ve stabilizedir. Yayla evleri mevcuttur. Suyunun soğukluğu, havasını temizliği ile ünlüdür. “Dudak buyduran” adlı yerin suyu o kadar soğuktur ki yöre halkı “İçildiğinde insanın dudaklarını dondurur.” manasında bu yakıştırmayı yapmıştır.Hatta, suyun soğukluğundan dolayı yenilenleri hemen erittiği ve iştahı açtığı da söylenilir. İlçenin içme suyu da buradan gelmektedir.1997 yılından itibaren, temmuz aylarında Akdağ Yayla Şenlikleri düzenlenmektedir.Yayla üzerinde yapılacak kar kayağı ve çim kayağı tesislerinin ilçedeki turizm gelirini yükselteceği düşünülmektedir.
b. Aktaş Yaylası 950 rakımlı yayla Lâdik-Taşova yolu üzerindedir. Yolu asfalt olup ulaşımı kolaydır. Yayla evleri ve suyu vardır Yola yakın oluşu, göl manzarası ve çam ağaçlarıyla kaplı alanı ile en çok tercih edilen mesire yerlerindendir.
c. Küpecik Yaylası 1600 m. rakımlı yaylanın ilçeye uzaklığı 23 km’dir. Yayla evleri ve suyu mevcuttur. Suyunun böbrek taşlarını erittiği söylenilmektedir.
d. Büyükkızoğlu Yaylası Yayla evleri ve suyu vardır. Bu mesire yerinde kaynağı Akdağ’dan çıktığı için suyu çok soğuk ve temiz olan Büyükkızoğlu Şelalesi bulunmaktadır. Bu özellikleriyle şelale, alabalık yetiştiriciliğine uygundur. Çevresi piknik yapmaya müsaittir.
e. Çakırgümüş Yaylası Yolu ham yol olan yaylaya her türlü araçla ulaşmak mümkündür. Yayla evleri ve suyu vardır. 1998 yılından beri Çakırgümüş köylüleri tarafından, iş nedeniyle dışarıda olan kişileri bir araya getirmek ve kültürü devam ettirmek amacıyla ağustos ayının ikinci haftasında yayla şenlikleri düzenlenmektedir.
f. Gürcü Yaylası Akdağ Kış Sporları ve Kayak Merkezi’nin yapılması düşünülen yayladır. Yolu stabilize olduğu için her türlü araçla gidilebilir.Yayla evleri, suyu ve yakınında küçük bir gölü vardır.
3-TARİHİ ESERLER
a. Saat Kulesi 1827 yılında İlçe Kaymakamı Reşit Bey tarafından inşa ettirilmiştir. 1943 depreminde büyük hasar görmüş, aslına uygun olarak tekrar yaptırılmıştır.Üç katlı platform üzerinde yer alan Saat Kulesi, 14 metre yüksekliğindedir. Kırmızı renkli düzgün kesme taş malzemeli, çokgen kaideli ve silindir gövdeli bir eserdir.
b. Eski Hamam Yeni Cami Mahallesi’nde bulunan hamam, Bülbül Hatun tarafından yaptırılmıştır.1970’li yıllara kadar kullanılan hamam, vakfiye malıdır.